Alman filozof ve siyaset bilimci Hannah Arendt, Kudüs’te yargılanan Karl Adolf Eichmann’ın duruşmasını ele aldığı “Kötülüğün Sıradanlığı” kitabında çarpıcı bir tespitte bulunur. Arendt’e göre, Eichmann bir sadist değil, aksine son derece normal bir insandır. Muhakeme yetisinin kaybolmasıyla kötülük sıradanlaşır ve toplumun ahlaki çöküşüne neden olur.
Auschwitz komutanı Rudolf Höss’ün ve ailesinin hikayesini konu alan “The Zone of Interest”, Nazi dehşetinin simgesi olan Auschwitz toplama ve imha kampında geçiyor. Rudolf Höss, normal bir aile babası gibi görünürken, aslında soykırım planlarını tasarlayan bir katil haline dönüşüyordu. Film, Höss’ün evinde yaşanan sıradanlığı ve dehşeti seyirciye aktarırken, yönetmen Jonathan Glazer gerçekleri doğrudan göstermek yerine, seyircinin düşünme yetisini zorlayarak kampın içindeki toplu deliliği gözler önüne seriyor.
Filmde Hedwig karakterini canlandıran Sandra Hüller, kusursuz oyunculuğuyla sıradan kötülüğün gerçekçi bir portresini çiziyor. Cannes Film Festivali’nde 4 ödül kazanan ve Akademi Ödülleri’nde 5 kategoride aday olan film, sıradanlaşmış kötülüğü etkileyici bir şekilde perdeye taşıyor. Jonathan Glazer’ın yönetmenliğinde, Martin Amis’in romanından uyarlanan bu film, seyircide derin izler bırakacak türden bir yapıma dönüşüyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.